4 Kasım 2013 Pazartesi

1 Kasım Multan 2-4 Kasım Lahore

Multan'daki günümüzü, aynı zamanda Pakistan'daki ilk günümüz de diyebiliriz, çok keyifli ve dolu geçirdik. Önce tuktukla şehri dolandık biraz, sonrasında pazarda ve dar sokaklarında turladık. 

Burada birçok sokak yemeği olduğu gibi, batıya benzer lokanta ve pizzacıları, KFC, Subway gibi markaları da bulabilmek mümkün. 

Kızaran hamurlar... Nefis :)

Öğleden sonra ise, bir arkadaşımız vasıtasıyla ulaştığımız İkbal ile buluştuk. Bir de baktık ki yanında Tahran'da tanıştığımız İspanyol motorcu var, gezginlerle bir daha bir daha karşılaşmak çok olası anlaşılan. 

Sonrasında tekrar benzer yerlere gittik ama yanınızda yerel biri olunca durum bambaşka tabi, kaçırdığımız detayları da onunla tamamlamış olduk. 

Akşam evlerine yemeğine davet edildik, biraz tereddütlüydüm başta ama iyi ki gitmişiz, herhalde gezimizin en unutulmaz akşamlarından biri oldu benim için. 


Umut, ben, Fabian ve muhteşem süsü ile tatlı paketimiz...

Burada biraz kaç göç durumu var, bizdeki tutucu ailelerde olduğu gibi. İspanyola sormuştum, karısını görüp görmediğini, " hayır" demişti. Ama ben gelince durum değişti :).

Evleri için kocaman bir bahçe içerisinde yeralan bir köşk diyebiliriz, burada akraba 4-5 aile birlikte yaşıyorlarmış. Eve girer girmez İkbal eşi ile tanıştırdı beni, Necma, o da hemen odasına davet etti, aynı yaştaymışız. Sonrasında iki kızkardeşi de katıldı bize, çok iyi ingilizce biliyorlar. 

Yemek pişirmelerine tanık olmak ayrıca güzel bir deneyimdi, çok güzel ağırladılar bizi.

 Kızkıza muhabbet ve kına seramonisi...

Kınalarınız çok güzel desenli dedim, hoop küçük kızlardan biri elinde kına ile çıkageldi, iyi yapalım deyip elimi teslim ettim :) Kızkardeşlerden birinin güzel sanatlarda okuduğunu da o an öğrendim, çok kısa bir sürede ellerim, kolum kınalıydı artık...

Ertesi gün Pakistan'daki son durağımız olan Lahore'a vardık. Burada da, tanıdıklar sağolsun, İkbal bizi Hafiz Bey'e yönlendirdi, kendisinin araba galerisi var, eski bir motorcu ve gezgin. Haliyle konuşulacak çok şey var, 1985'te gelmiş İstanbul'a, Çırağan'ı, Eyüp Sultan'ı, bir zamanlar merkezin dışında kalan Şişli'yi sordu bize, Pakistan'dan bile çok ucuzmuş o zamanlar İstanbul... Yanlış zamanda düştük İstanbul'a :( !





Lahore'dan kareler...

Hafiz Bey'in arabalarla olan ilgisini görünce, Pakistan'da bol miltarda Suzuki- Suzuki servisi bulunca ve 10000 km yi de devirince, Tospağa'yı bir servise sokalım dedik. Evet 2 ayımızı ve 10000 km yi devirdik :). 

Gözü sürmeli bebek ve süslü Tospağa...

Yeni bir ülkeye hazırız, Hindistan bekle biziii...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder